Akraba Mı Akbaba Mı? | Yazar Günay Aktürk

Akraba Mı Akbaba Mı

Akrabayı Akrep Soksun

akraba mı akbaba mı

Akraba mı akbaba mı? Çok çetrefilli bir meseleyi hümâyun. Ben de dikkat ediyorum. Bu samimiyet tahrip gücü yüksek saatli bir bomba gibi. Her an her şey olabilir.

Dostoyevski’den bir alıntı yapalım. Akrabalar arasındaki ilişkileri söyle tanımlıyor: “Akrabalar arasında zorunlu bir sevgi bağı vardır. Oysa sevginin önce hak edilmesi gerekir. İşte bu yüzden akrabalar arasındaki sevgi, samimiyetsiz ve iğrençtir.

Aslında başarılı kötülük eylemlerinin sırrı çok açık. Bir yabancıdan çok daha kolay sızabiliyorlar içimize. Zaten içimizdeler. Acaba bu yüzden mi “kötülük içinizde!” diyorlar? Değilse bile umursamakta fayda var.

Akrabayı akrep soksun” demiş atalar. Soksun tabii. Yengeçler de yardıma gelsin. Akraba değil akbaba çünkü. Az biraz yılanlığı da var. Sanki bir yollu hayvanat bahçesi. Ama değil. Hayvanlara hakaret etmek istemeyiz. Ne demiş Nietzsche: “Hayvan olmak için masumiyet gerekir.” Normalde birine güvenmek için belli sınavlardan geçiririz onu. Fakat kan bağı için bu sınava gerek duyulmuyor. Neden çünkü evrim tarafından bile desteklenmiş bir seçilim mekanizması bu.

Biyolojinin penceresinden bakarsanız, akrabalarınızın hayatta kalmasıyla sizin hayatta kalmanız arasında pek fark yok. Buraya kadar güzel. Güzel ama evrim mekanizmasının bizim 21. yüzyılda yaşadığımızdan haberi yok ki. Bu kadar bencil ve aşağılık yaratıklara dönüştüğümüzden de haberi yok. O bizi hâlâ milyonlarca yıl önce Afrika savanasında yaşam mücadelesi veren orta halli bir Erectus ya da Habilis sanıyor. Bu mekanizmaya birilerinin artık gerçekleri hatırlatması gerekiyor.

Neyse… Hepsi tastamam kötü değil tabii ki. Akraba denilen şey seçmece karpuza benzer, seç seç al. Ama yine de o soruyu zaman zaman sormakta fayda var: “Akraba mı akbaba mı?

Günay Aktürk