Ateşi Kıvılcımken Söndürmeli | Yazar Günay Aktürk

Kıvılcımı Söndürmek Ha!

ateşi kıvılcımken söndürmeli

“Ateşi kıvılcımken söndürmeli, yoksa yangının önünü alamazsın.”

Tolstoy

Közde yavaşça pişen şu mangal etini hatırlasana, ne de güzel sesler çıkartıyordu çıtır çıtır. Sos dedin mi, yolu yöntemi senden sorulurdu üstelik. Lezzeti bir yağ gibi damlarken kim döker ocağa suyu!

Ateşi henüz kıvılcımken söndürmek… Haşa! Kızaran etin çıtırtısı ruhsal bir inleme gibiydi kulaklarında. Bu tensel zikirden evliya olsa kurtaramaz paçasını. Tanrının bile nur topu gibi bir evlat getirdiği dünyada ateşi kim söndürecek?

Kıvılcımı söndürmek ha! Hangi deli soyunacak bu işe? Hem de hava bunca güllük gülistanlıkken! Zor olan yanmak değil ki, ona herkes gönüllü. Zor olan ateşin içinden en az yanıkla çıkabilmek. Hem de ateşi kirletmeden…

Kıvılcımı söndürmek… Heyhat… Kimin aklına gelirdi ki ateş büyüyecek de koskoca tesisi yakacak!

Günay Aktürk

Bir yanıt yazın