Dişi Gönder Azrailimi | Yazar Günay Aktürk
Dişi Gönder Azrailimi

Dile, zarar gelmez dilemekten. Şu dilenci dünyasında bir çaput da sen bağla Tanrı katına. Bak her şeye bir cevabımız var. Olursa Tanrı’nın gücüne yorarsın. Olmazsa da gücüne gitti dersin. Gücüne gitti de yapmadı. Canı sağ olsun, hayır ve şer işleri. Kaybı baştan kabullenerek dua ediyoruz. Ne eziklik ama! “Efendim bu ay maaşıma zam yapsanız? Öyle mi, canınız sağ olsun, böyle de geçiniriz!”

Allahım sen bilirsin demem. Madem bilir de neden yapmaz? Hayır ve şer işleri dedik ya. Hem bildiğinden emin olup yine de ısrarla dua etmem. Zaten bildiği bir konuyu hatırlatmak küstahlık olur. Muayyen günündeyse iş alırsın başına.

Beni duygulu bir hayvan olarak yarattın. Dualarımın yarısı bu duygunun tatmini içindir efendimiz! Ve İstedin ki neslim yürüsün. Etimin içine ne koyduysan sürekli ateş basıyor.

İnsandan yana umudum yok tanrıcım, Adem’e geçtiğin yüce torpilinden biz de nasiplensek? Hayır, Havva istemiyorum. Cennet katından bir tane huricik! Nasıl bir şey olduğunu bilmiyorum ama melek de olur. Aptallarından yollama lütfen. Mümkünse kitap okusun. Öylesi daha dişli olur.

Hayır onu kapatmam yapmayacağım. Aşk olsun beni sakallı ve ahlak ölçer kullarından mı sandın! Biz yan yana yaşamayı bilmeyiz zaten. Sen gönder, benim parlak bir fikrim var.

Dua edince böyle edeceksin. Ama sen yapıyorsun? Detay vermiyorsun. Bana şunu ver bunu ver! Elinin körü!

Ben dua etmem. Önce emek verir, sonra beklerim olmasını. Ama asla boyun eğmem dileklerime. Dilek, arzuların en vahşi ve belki de en aciz yansımasıdır çünkü!

Bir yanıt yazın